10 Mayıs 2014

Normandiya mı?


Günümüzde algı çarpıklığı yaratmak için gerçeklerin doğrudan inkarı gerekmiyor. Başta medya olmak üzere iletişim araçları ve eğitim kurumları aracılığı ile gerçekliğin sadece belli bir bölümünün algılatılması yoluna gidilerek de algı çarpıklığı yaratılabiliyor. Suçlu olan tabii ki bu iletişim teknolojileri değil onları kendi çıkarları doğrultusunda kullanan hakim sınıflar.


Söz konusu çarpıtma örneklerini saymak bile bir mesele. Bunlardan bir örnek Amerikan emperyalizminin  avrupa ana karasını Nazilerden kurtaran  güçlerden biri olarak kendisini öne çıkarması. Tabii ki bunu diğer iki güç olan SSCB ve İngiltere’nin katılımını inkar etmeden ancak Normandiya çıkarması hakkında sinema filmi (Er Ryan'ı Kurtarmak, D-day), belgesel film, PC ve konsol oyunu (Company Of Heroes, Battlefield 1942, Medal of Honour) ve benzeri yayın ve araçlarla sağlıyor.

Söz konusu tarihi kesite kısaca göz atalım. İngiltere 1939 yılından itibaren ABD ise 1941 yılından itibaren Almanya ile savaş halindeydi. Ancak kıta avrupasına çıkarma yapabilmek için 6 Haziran 1944’e kadar beklemek zorunda kaldılar (1). Bunun sebebi 1943 sonbaharına dek Fransa’da güçlü bir Alman ordusunun bulunmasıydı. 1943 yılında önce Şubat ayında Stalingrad’da 6. Alman Ordusu teslim oldu. Temmuz ayında ise Kursk yakınlarında Prokhorovka'da gerçekleşen dünya tarihinin en büyük tank savaşında (2) Naziler çok büyük askeri kayba uğradı. 


Prokhorovka Muharebesinde tahrip edilmiş bir Nazi tankı (12 Temmuz 1943).
Bunun üzerine Nazi Genelkurmayı Fransa’daki yedi tümenini doğu cephesine sevk ederek gediği kapatmaya çalıştı. Bu şekilde Fransa sahillerinin savunması zayıflamış oldu ancak kışın yaklaşmış olması ve çıkarma hazırlıkları sebebiyle yaz beklendi.


1944 Haziran’ı geldiğinde Fransa’daki Alman güçleri zayıflamış olmasına rağmen iki ana çıkarma bölgesinden biri olan İngilizlerin çıktığı Caen bölgesinde ciddi bir savunma yaptı ve zaman zaman karşı saldırılarda bulundu (3). İngilizler Caen’i güç bela alabildi. Yedi Alman tümeni doğu cephesine gönderilmeseydi ne olacağını tahmin etmek güç olmamalı.

Amerikan emperyalizmi bunları göz ardı ederek avrupayı özgürlüğüne kavuşturmuş esas güç olarak lanse ediyor kendisini. Gerçekliğin büyük bir bölümünü saklamaya çalışarak. Ve aslanın avını öldürdükten sonra artığına konan bir akbaba gibi.

Tarih bilimini ve diğer her türlü bilimi sömürücü sınıfların egemenliğinden kurtarmak gerekiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder