04 Haziran 2014

FIFA 2014'ü Boykot Vakti

Brezilya halkı ülkelerinde yapılacak olan FIFA 2014 Dünya Futbol Şampiyonası’nı protesto ediyor. Eğitim, sağlık gibi temel insani ihtiyaçlara yeterli bütçe ayrılmamışken ve halkın büyük bir bölümü yoksulluk içindeyken, futbol endüstrisine büyük yatırımlar yapılmasını kınıyor (1,2,3). Brezilya halkıyla, Brezilya emekçileriyle dayanışma vakti!





İspanya’nın faşist diktatörü Franco'nun halkı gerçek toplumsal sorunlardan uzak tutmak için 3F formülü futbol, fiesta, fado idi (4). Ülkelere göre varyasyonları olsa da sanırım halen kullanılan bir formül.

Bu sebeple Türkiye dahil olmak üzere dünyanın büyük bir bölümünde futbola haddini aşan yatırımlar yapılıyor. Kimi futbol yıldızının 90 dakikada aldığı parayı bir işçi 20 yılda kazanamıyor. Aradaki fark böylesine ciddi bir fark olduğu için “E adam da oynuyor hani, tabi alacak!” demenin ciddiye alınabilecek bir yanı olmamalı.

FIFA 2014 Dünya Futbol Şampiyonası diğer pek çok şampiyona gibi futbolcular ve teknik direktörler için piyasa değerini etkileyen bir pazar. Bu pazarda daha yüksek performans gösterenin piyasa değeri de yükselecek. Her bir kulüp finans gücü oranında bu pazardan pay alabilecek. Tabii ki Manchester United, Real Madrid, Barcelona, Bayern Munich gibi finans kaynakları güçlü olan kulüpler en iyilerini.




Yaşamımızın neredeyse her alanı piyasacılığın hegemonyası altında. Kapitalizm yaşamın her alanını metalaştırdığı gibi futbol sporunu da metalaştırdı, spor ruhunu öldürdü. Artık Ali Sami Yen adı bir insani değer olarak bir stadyuma isim olarak verilmemekte, finans kaynağı olarak Türk Telekom Arena adı tercih edilmekte. İnşa halinde olan eski İnönü Stadı’nın yeni adı ise Vodafone Arena. Bazı kulüplerin henüz bu yönelime girmemiş olmasıysa akıntının genel yönünün bu olmadığını göstermiyor. Başarının paraya endekslendiği, her şeyin rating ve şov değeri taşıdığı ortamda sadece stadyumların isimleri değil futbolcular da tamamen bir meta. Eskiden adı kulüple özdeşleşmiş bazı futbolcuların satılması düşünülemezken, ayıplanırken, artık hiç bir futbolcu satılamaz değil. Hepsinin maddi değeri yerini bulduğunda satılabilir, alınabilir.

Futbol sporu futbolcusu, teknik direktörü ve kulüpleriyle artık bir spordan ziyade endüstri ve ticaret alanı. Piyasa kurallarının ve kapitalizmin yoğun şekilde kirlettiği bir alan. Halk içinse sıklıkla toplumsal düzenin metalaşmasının ve insani değer erozyonunun yarattığı manevi boşluğu doldurmak için bir aidiyetlik ve kimlik arayışı alanı. Kendinden kaçarak takımla özdeşleşmenin alanı. Herkes için böyle olmasa da önemli ölçüde böyle sanırım.

Futbol hem seyreden hem de seyredilen açısından uzun zamandan beri zıvanadan çıkmış durumda. Brezilya'da yapılacak olan FIFA 2014 şampiyonası için bu durum daha da bariz. Yeni stadyumların inşası sırasında gerekli güvenlik önlemleri alınmadığı için altı işçi hayatını kaybetti (5). Milyarlarca euro yoksullara yardım ve eğitim, sağlık gibi alanlara harcanmak yerine Brezilya'nın futbol imajına harcandı. Bu sebepler boykot için neden FIFA 2014 seçildi sorusuna uygun yanıtlar oluşturuyor.





Brezilya'daki stadyum inşaatlarındaki kazalardan birinde üç işçi öldü.

Enternasyonalizmi, halkların kardeşliğini göstermenin tam zamanı!

FIFA 2014 maçlarını izlemeyelim! Hatta şampiyonanın başlayacağı 12 Haziran günü bulunduğumuz şehirlerde boykot nedenimizi anlatan döviz, pankart ve broşürlerle bunu eyleme de dökelim.

Bu bir çağrı, bir öneri.

İnsanların bireysel tercihleri üzerinde bir dayatma (empoze) değil. Tercihlerimiz üzerindeki etkenleri incelemeye, anlamaya çalışarak tercihlerimizi değiştirme çabası ve daveti. Kişisel tercihlerin nihai kertede bireylere ait olması o nihai kerteye giden süreçteki olay ve olguların göz ardı edilmesini gerektirmez. Yapılmaya çalışılan bu olay ve olguları göstererek seyretme tercihi olanların fikrini değiştirmek. Bu sömürü ve egemenlik aracına dikkat çekmek.

Bu boykotla ne kazanabiliriz?

Kapitalizm sadece futbol sektöründe değil sağlık sektöründen eğitim sektörüne, sanattan edebiyata, günlük yaşantıdaki bireysel ilişkilere kadar çok geniş alanda tahribat yarattığı için sadece bu tür boykotlarla böylesine hegemonik bir gücü yıkmak, temiz bir düzen kurmak mümkün değil. Ancak yaratılan tahribatlara dikkat çekmek ve direniş odakları oluşturarak domino etkisiyle tüm yaşam alanlarındaki direniş odaklarıyla birleşen köklü değişikliklerin öncülleri olabilir.

Daha güzel bir dünya için mücadele vermek, Brezilya halkıyla dayanışmak, güzel bir futbol maçından daha fazla haz ve mutluluk verebilir.


1) http://www.sendika.org/2014/01/brezilya-dunya-kupasina-karsi-36-sehirde-eylem-cagrisi/

2) http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/25238486.asp

3) http://www.dw.de/kupa-protestolar%C4%B1-dinmedi/a-17576126


4) Fado: Müzik, Fiesta: Eğlence

5) http://www.sendika.org/2013/12/brezilyada-dunya-kupasi-6-isciyi-oldurdu/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder